Lüle Taşı

0
45

Yer altında bir gelin Lüle Taşı

Eskişehir’in simgesi haline gelmiş, onunla özdeşleşmiş, efsanelere konu olmuş, beyaz altın “lületaşı.” Halk dilindeki adı ise denizköpüğü… Deniz köpüğü denmesinin sebebi taşın gözenekli ve hafif olması nedeniyle belli bir süre su üzerinde durabilmesi.

Yüzlerce yıldır toprak altında uyuyan taşın nasıl uykusundan uyandırılıp gün ışığına çıkarıldığını, hünerli ellerde nasıl birer sanat eseri haline dönüştüğünü görmek istedik.

Lületaşı Eskişehir’de sadece birkaç köyde çıkartılıyor.

Beyaz Altın köyü bu köylerden biri… Bu köyün hemen hepsi lüle taşı işiyle uğraşıyor. Deyim yerindeyse ekmeklerini taştan çıkarıyorlar. Bu iş hiç de kolay değil, ilk iş olarak topraktan anlamak, lüle taşının arazi üzerinde nereden çıkabileceğini tahmin etmek gerekiyor. Yer tespiti yapıldıktan sonra zahmetli süreç başlıyor. 1,5 metre çapında kuyu 10-300 metre derinlemesine inilerek sağa sola doğru galeriler açılıyor. Açılan galerilerde lüle taşı karpit lambası ışığında; kazma, kürek gibi geleneksel aletlerle aranıyor adventure bulgaria tour.

Artık insanoğluyla ilk tanışma zamanı geliyor, belki de uykusundan uyandırıldığı için mutsuz ya da bir sanat eseri haline dönüşeceği, en güzel mekanlarda yerini alacağı için çok mutlu. Gün ışığına çıkarılan lüle taşı ıslak halde. Toprak içindeyken temizliğini, çıkarıldıktan sonra da kolay işlenmesini gözenekli yapısının tuttuğu bu doğal nem sağlıyor.

Güneşle tanışan lüle taşı

Güneşle tanışan lüle taşı önce temizleniyor. Sonra çekiç yada tahra ile yontuluyor, bozuk olanlar ayıklanıyor.

Ve artık ona hayat verecek, onu anlamlı bir hale getirecek, dönüşümü gerçekleştirecek sanatkarıyla tanışma zamanı geliyor. Sanatkarının avuçlarında taş, her bıçak darbesiyle kaş, göz, derken bazen heybetli sarığıyla, kıvırcık sakalıyla bir padişah başına, bazen görkemli bir kral başına, bazen de satranç taşı, ağızlık, biblo, tespih gibi eşyalara dönüşüyor. Her biri bir sanat eseri değerinde. Sanatkarı, atadan kalan, ustasından öğrendiği veya kendi düşüncesindeki figürleri taşa dökerek canlanmasını, hayat bulmasını sağlıyor, tıpkı şiir yazar gibi…Osmanlı`da Altın ve Kuyumculuk Geleneği

İşlenen bu taşlar daha sonra kurutulma, zımparalanma, parafine atılma, balmumunda bekletilme işlemlerinden geçirilip; vitrindeki, evlerdeki en güzel yerini alıyor.

Birde ruhları olsa…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz